top of page

Çöl

12.12.12 kapısından çölde sonsuzluğun içinde meditasyon kampına asistanlık yaparak girme ayrıcalığına sahip olmuştum. Bundan 3 sene önce.

O üç sene 3 ömürcesine geçti gibi.

Hayatımda neler değişti, ben bu süreçte kimlerle kesiştim, kimlerle ayrı gayrı düştüm, nelerle suçladım, nelerle suçlandım, nasıl sevildim, nasıl sevdim - hesabını kaçıralı epey oldu. Ama dönüp bakınca o kamp ve çölün enerjisi hayatımda çooook büyük değişikliklerin tohumunu atmama olanak sağlamış.

Bulut olmuş orada niyetlerim, yoğuşunca yağıvermiş tepeme. Zamanı gelince.

Şimdi tekrar ziyarete gitmeme 2 gün kala çölün enerjisi beni heyecanlandırmaya başladı.

Uzun zamandır çok özlediğim, kalbimin en derinlerinde ne kadar özlediğimi ve safça sevdiğimi içimden tekrar tekrar söylediğim, kanlı canlı karşımda göremediğim birini tekrar görmeye gidiyor gibi heyecanlıyım.

2012'de çölün enerjisi ve özellikle toprağın sakinlikle bezenmiş sertliği beni epey yoğurmuştu. Bir gün bir adet kaya ve yoga matı öfke çalışması yaparken, öfkemi deildiğim kadar kusmama kaya da çöl de izin vermişti.

Bir noktada tükenmiş olmama rağmen "aman biraz daha çıksın"cılığımla 2-3 kez daha yoga matını kayada patlatırken ayağım o yumuşacık kumlara öyle bir giriverdi ki.

Kendimi yüzüstü yumuşak görünen ama burun üzerine düşünce betonlaşan kumların üzerinde bulunca güzel bir tokat yemişe dönmüştüm.

O tokadın aniliği karşısında öfkemi unutmuş şaşkına dönmüştüm.

Doğada aşırılığın karması hemen insanı buluyormuş meğersem.

Herkes doğada aynı şartlardaymış.

Yokmuş efendim oraya buraya saldırıp bir tepki beklememek.

Her etki bir tepki doğururu doğa ana kumları ağzıma doldurarak öğretmişti.

Şimdi, uzun bir aradan sonra yeni dersler almaya gidiyorum.

Benden daha çook çöl yazısı çıkacak gibi.


Son yazılar 
Recent Posts
Arşiv /Archive
Etikete göre ara
Search By Tags
No tags yet.
Takip için / Follow me
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page