top of page

Direnç

Direnmek nedir? Şu anki tanımım: "Akan ya da akmak isteyen bir şeye karşı durmak, sabitleşmek."

Direnç bizi yorar.

Direnmeye harcadığımız enerji epey fazla bir enerjidir, akışa karşı durduğu için.

Bir hocamın örneği vardı, geçende grup meditasyonunda bahsettiğim. Bir nehirin içerisinde su bele kadar gelirken sakince durmak ile elde kocaman bir tahtayi nehire karşı tutmak arasındaki fark olarak anlatmıştı direnci bize. Çok kazındı aklıma.

Neden direniriz? Kendime baktığımda, direnmelerimin çoğunun mutsuz olma korkusu ile acı çekme korkusu olduğunu gördüm.

"Eğer bu değişiklik olursa, eğer kontrolu bırakırsam ya acı çekersem"cilik ile "Ya bu şey beni mutsuz ederse?"ciliğin dar alanda paslaşmaları.

Bunun içerisinde kalarak yarattığım direncin, akışa izin vermekteki enerjiden çok daha fazla beni tükettiğini gördüğümde şaşırmıştım.

Mutsuz olma korkusu ile hayatı yaşamamaya direnmek, hayatın içine katılmamak değil mi? Hayat dediğimiz şey, planladıklarımızı ve kontrol edebildiklerimizi sandıklarımızdan öte, kaybolmayı ve risk almayı göze almak değil mi? Hayatta kendinden razı, mutlu ve huzurlu insanlar, risk alma ve mutsuz olma cesaretini gösterebilen insanlar bence...

Ne kadar direniyorum? Direndiğimi nasıl anlarım? Eğer enerjim bir konu ile ilgili tükeniyor, mazeretlendirmelerimde değil konuşmaktan, düşünmekten bile yoruluyor, kendimi başka şeylerle oyalıyorsam, direniyorumdur. Hayata, kendi gerçeğime, akışa vs.

Bugünün, dolunay sonrasının tam da konusu;

"Son zamanlarda nelere direniyorum?" ve "Direnerek neyden kaçıyorum?".

Dolunayı da arkaya alarak kendimize güzel ışık tutma zamanı.

Artık boşlukta görüşmek üzere.


Son yazılar 
Recent Posts
Arşiv /Archive
Etikete göre ara
Search By Tags
No tags yet.
Takip için / Follow me
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page