top of page

Bedendeki Civalar


Yaşadığım yerden uzaklaşmak, konfor alanından çıkmak, yürümediğim yollarda yürümek zorlayıcı olsa da geçmişin kanımda dolaştırdığı yavaş yavaş zehirleyen civayı söküp atıyor. Vücut mikropla savaşırken ateşin yükselmesi gibi duygusal benimden ya da zihinsel bedenimden bir kalıbım beni terkedip dönüşürken adeta ateşim çıkıyor, korku kaplıyor. Bu sürece direnmeyip izin verip kendime normalden de fazla şefkat gösterdiğimde ise, büyük bir ferahlık... Uzaktayım şu an. Kaostan, birilerine kendimi açıklama çabasından. Bir şarkı geldi "tesadüfen" burada parkta meditasyon sonrası. O ana ait olmayan bir hüzün kapladı içimi. Aklıma çok sevip geride bıraktığım biri geldi. Görmememin sevmemi hiç değiştirmediği. Yaşanamamış olduğuna kendimi inandırdığım hikayelerimden biri, sonradan yaşanabilecek olanın zaten o kadar olabileceğini ve korunduğumu anladığım. Bedenin ve titreşimin hafızası getirdi müzikle birlikte anıyı, fikri, insanı gözümün önüne. Son çırpınışı olduğunu anladım, izin verdim. Olduğu gibi tamam olduğunu gördü bir yanım, diğeri yasın son aşamasını yaşarken. Güle güle dedim içimden, "Yeni yılın, başlangıcın, yolun açık olsun." Bu da civanın hatrına. Güle güle canım.


Son yazılar 
Recent Posts
Arşiv /Archive
Etikete göre ara
Search By Tags
No tags yet.
Takip için / Follow me
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page