İbn'ül Arabi
- Rida Kıraşı
- Apr 29, 2015
- 2 min read

Hayatın karşıma çıkardığı insanları, hikayelerini, paylaşımlarını, aşklarını, bilgilerini çok seviyorum.
Debelenirken değil, kendiliğinden gelmesi gereken bilginin geldiğini hatırlatıyor bana bu "tesadüf gibi görünen kesişmeler".
2 hafta önce birisi bana ona taşımam için bir kitap verdi.
Taşımam için verilen kitap, İbn'ül Arabi'yi ve öğretilerini anlatan bir kitaptı.
3 saat içinde akıverdi gözlerimden kalbime, hatta biliyorum ki hücrelerimin bilgeliğine.
Birlik, şifa, insanın kendi yaratıcı gücü, ruh, varlık, karanlık, aydınlık kavramlarını, farklı ve kendi kelimeleri ile anlatarak sonradan gelenlerin yoluna katkıda bulunan insanlardan okumayı çok seviyorum.
İbn'ül Arabı, insanın kendini, içindeki sonsuz gücü sadece kendisinin bulabileceğini, herhangi bir kural, tekrar, ezbere dayalı olmadan sevgiye ancak kalbin kapısından varılabileceğini savunanlardan.
Kalbin yaradanın bizim bedenimizdeki evi olduğunu söylüyor - bir çok farklı öğretinin de dediği gibi.
Sonuç odaklılığımızı ve ancak değişimin kalıcılığını düşündüğüm bu günlerde iyi geldi bana farklı bir yaklaşım.
Sonuç odaklılığın cehaletin bir katmanı olduğunu farkettim.
Bana öyle geliyor ki, sonuç odaklılık kalıcılığa tutunmaya çalışan, değişimle - yani evrenle dans etmeye direnen, korkudan beslenerek cahilliği seçen bir yaklaşım.
Kalbi - evrene, ya da sevgiye açılan kapımızı - kapatan bir seçim. Belki de alışkanlık.
Kitaptan bir alıntı:
"En büyük günah, kalbin ölümünü getiren şeyi orataya çıkarmaktır. Kalp sadece Allah'ı bilmemekle ölür. 'Cehalet' dedikleri şey budur. Çünkü kalp, Allah'ın kendisi için seçtiği evdir. Bir kimse, evi kötüye kullanarak ev ile evin sahibi arasına girer. Bu kimse en kendisine karşı hata etmektedir çünkü evin sahibinden gelecek nimetten kendisini, evi O'na bırakmayarak mahrum kalmıştır. İşte bu cehaletin mahrumiyetidir." (F. III 179.6)
Bu paragrafta bahsedileni herkes kelimelerin kendilerince anlamına göre farklı anlayacak, farklı okuyacaktır.
Ben okuduğumda kendime sorduğum ve notlar aldığım bir soruyu yazmak istedim.
"Kalbimi, evimi - hangi seçimlerimle sahibine kapatıyor olabilirim?"
"Kalbimin kapısını kapatan seçimlerim ve içine girdiğim enerjiler neler ve ne zaman oluyor?"
Dönüşüm, sorulara kalbi açıp cesaretle bakmakla başlıyor çünkü.
(Kitabı öneririm: Yazarı Amerikalı İslâm profesörü William Chittick. "İbn'ül Arabi")
Comentários