top of page

Çok düşünmek

Zihnimiz hayatta sebep sonuç ilişkileri kurmamıza yararken bir yandan da çektiğimiz çoğu acının sorumlusu.

Matematiksel sebep sonuç ilişkileri ile dünyayı ve işleyişini anlayabileceğimiz öğretildi bize.

Ama en parlak zihin bile bazı kavramları lineer açıklayamıyor, evren ve titreşim lineer bir yapıda olmadığından.

Zihin açıklayamadığı şeyler olduğunda bende ilk çıkan duygu korku ve endişe olur. Fabrika ayarlarım öyle.

Kendimi güvende hissetmem. Güvende hissetmemem ise zihnime "açıkla yavrum, çıkar beni buradan" zilini çaldırır - yeter ki duygudan kaçalım.

Zihnim daha da hızlanır, anlamlandırmalara girer, planlar yapar, hayaller kurar.

Bu döngümü keşfettiğimden beri ne zamanki zihnim ekstra hesap kitap peşinde olup çözüm üretme moduna girse, "hah diyorum yakaladım, dur bakalım altta kaynayan duygu ne?"

Çok işe yaradı çocukluğumdan gelen buz paten sahamı seanslarımdan birinde keşfetmem.

Zihin, yaşam enerjisini korkuyu kovmak için yeldeğirmenleri ile savaşarak harcadıkça, yaşamak için enerjimiz daha da azalıyor. Ne minnoş... Zihin sanıyor ki bize yardımcı oluyor, oysa tam ihtiyacımız olan zihnin sebep sonuç ilişkilerinin geriye çekilip bedene ve öze yer açması.

Bunu her insan çalışsa ve kendindeki tezahürüne baksa, bu kadar zihin ve başarı odaklı oyunun kuralı değişmeye başlardı.

Zihin bütün varlığın yöneticisi olduğu sürece, insan boyundan aşağısını hissetmeyen, beyni yanmaya musait dengesiz ve korkuda varlıklara dönüşmeye mahkum.

Meditasyonla bugün bedene bağlanmaya ne dersiniz? Bedende bugün hangi hisler mevcut?


Son yazılar 
Recent Posts
Arşiv /Archive
Etikete göre ara
Search By Tags
No tags yet.
Takip için / Follow me
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page